Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Partimizin Türk Dünyası Vizyon Belgesi’nin tanıtım töreninde sizlerle beraber olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Tanıtım toplantımızın Türk dünyası ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Türk Devletleriyle İlişkiler Başkanlığımızı gerek vizyon belgesi gerekse bu anlamlı program dolayısıyla canıgönülden tebrik ediyorum.
Bugün aynı zamanda UNESCO tarafından bizim de çağrımızla ilan edilen 15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü’nü idrak ediyoruz. Türk dünyasının ve yeryüzünün farklı köşelerinde aynı dili konuştuğumuz, aynı hayali kurduğumuz, kalplerimizin beraber çarptığı tüm kardeşlerimizin Türk Dili Ailesi Günü kutlu olsun.
Son iki asrımız, sadece milletimiz için değil, bütün Türk dünyası için zorluklarla, sıkıntılarla, çilelerle ve işgallerle geçti.
Kültür coğrafyamızın birçok bölgesinde o toprağın kadim kimlikleri, dilleri, inanç değerleri yasaklandı, halklar parçalandı. Kelimenin tam anlamıyla bir hazan mevsimi yaşadık.
Türklerin birbiriyle kucaklaşmaması, kaynaşmaması, tek yürek, tek bilek olmaması için tüm yollar denendi. Kimliğini savunan, değerlerine sahip çıkan münevverler, Turancılıkla suçlanarak ya hapse atıldı, ya sürgün edildi ya da Süleyman Çolpan gibi nicesi kurşunların, darağaçlarının kurbanı oldu.
Tek parti döneminde Türkiye dışında da ‘Türk var’ demek suç sayılıyor, yıllarca tabutluklarda işkence görmek anlamına geliyor.
Bakın sadece bununla da kalmadılar. Türkiye’ye sığınan Azerbaycan Türklerini, Boraltan Köprüsü’nde kurşuna dizileceklerini bilerek, katillerine teslim etmiş, tarihe Boraltan faciası olarak geçen bir utanç lekesi bulaştırmışlardır.
Boraltan faciası, CHP’nin Türkiye’nin tarihine geçmiş bir kara lekesidir. Boraltan faciası, hem milletimizin hem de Azerbaycan Türklerinin zihin ve gönül dünyasında iyileşmesi uzun yıllar alan derin yaralar açmıştır.
Tek parti zihniyetinin önümüzdeki temsilcisi olan ve günümüzde de yerini koruyan CHP, Türk dünyasına halen şaşı bakmayı, yanlış pencereden bakmayı sürdürmektedir.
Karabağ’ın 44 gün süren vatan muhaberesinde bunu bir kez daha gördük. Ülkemizin düşmanlarının servis ettiği söylentiler üzerinden dikkatinizi çekiyorum Türkiye’yi Azerbaycan’a destek vermekle suçladılar.
Hatırlayın CHP’nin dış politikasını yöneten isim çıktı, aynen şunu söyledi: ‘Maalesef gelen haberlerde Türkiye’den Azerbaycan’a silah yardımı yapıldığı ve söylentilere göre cihatçı grupların Azerbaycan’a gönderildiği ifade ediliyor.’ dedi.
Tıpkı 1945 yılında Boraltan faciasında olduğu gibi Karabağ’ın azatlık mücadelesinde de yanlış yaptılar. Milletimizi mahcup ettiler, utandırdılar.
Yeni genel başkanın, geçtiğimiz günlerde bir televizyon programında elinde binlerce soydaşımızın kanı olan Baas diktasını sekülerlik üzerinden aklamaya çalışması daha ileri giderek CHP ile Baas rejimi arasında özdeşlik kurması bu zihniyetin halen devam ettiğinin işaretidir.
Alevi canlarımızla ilgili partimize yönelik iftiraları ise bühtandan öte apaçık bir provokasyondur. 86 milyonun kardeşliğini kundaklama teşebbüsüdür. Partimize oy veren milyonlarla birlikte Alevi vatandaşlarımızı da derinden yaralayan bu çirkin yakıştırmaları biz reddediyoruz.
Türkiye’yi soydaşlarıyla birlikte gönül coğrafyasındaki tüm kardeşlerinden hatta bütün dünyadan izole ederek yönetmeye çalışanlar maalesef bu büyük ülkeyi yıllarca içine kapattı, yalnız hale getirdi.
Türk halklarının birikimini, tecrübesini ve hedeflerini aynı ufukta buluştan bu belge, gelecek yüzyılın inşasında önemli bir rehber niteliğindedir.
Merhum Erol Güngör, Türk dünyasının birliğinin ortak bir tarih ve kültür şuuruna dayanması gerektiğini vurgulamıştı.
Vizyon belgemizi 6 lehçede ve ortak alfabeyle hazırladık. Belgemiz, AK Parti’nin küresel sorumluluk bilinciyle Türk dünyasında birlik ve beraberliği pekiştirme iradesinin en somut göstergesidir.
Türk devletleri arasındaki entegrasyonun derinleştirilmesini ve çok boyutlu iş birliklerinin kurumsal bir çerçevede güçlendirilmesini amaçlıyoruz.
Ekonomik kalkınma, kültürel dayanışma, stratejik iş birlikleri ve bölgesel barışın sağlanması vizyon belgemizin merkezinde yer alıyor.
Belge hazırlanırken mevcut uluslararası anlaşmaları, ikili ve çok taraflı iş birliklerini bölgesel ve özellikle küresel gelişmeleri dikkate aldık.
Türk Devletleri Teşkilatı’nın kurumsal yapısını, Türk dünyasındaki siyasi ve ekonomik dönüşümleri, partimizin dış politika perspektifini belgeyi hazırlarken rehber edindik.
Türk Dünyası Vizyon Belgemiz, birbirine bağlı 61 alt başlıkta bütüncül bir yaklaşım geliştiriyor.
Ekonomik entegrasyon hedeflerinden kültürel iş birliklerine, enerji güvenliğinden ulaştırma ağlarına, eğitimden gençlik politikalarına kadar geniş bir yelpazede düzenlenmiş bölümler Türk devletlerinin mevcut potansiyelini verimli biçimde harekete geçirmeyi hedefliyor.
Özellikle son dönemde attığımız karşılıklı adımlarla ülkelerimiz arasında artan güven, bu hedeflerin uygulanabilirliğini daha da güçlendiriyor.
Böylece Türk dünyasının geleceğine yönelik planlar, soyut önerilerin ötesine geçerek somut projelere dönüşüyor. Belgenin bir diğer önemli yönü, kapsamlı bir kurumsal yapılanma teklifidir.
Koordinasyonu güçlendiren, karar alma mekanizmalarını hızlandıran ve ortak projelerin takibini mümkün kılan bir yönetim modeli sunuyoruz.
Bu adımlar sayesinde iş birlikleri daha sistematik bir çerçeveye kavuşacak, alınan kararlar daha hızlı ve etkili şekilde hayata geçirilecektir.
Birçok başlığın yanında bilhassa ekonomik alandaki stratejiler, vizyon belgemizin bel kemiğini oluşturmaktadır.
Ticaret hacminin genişletilmesi, yatırım ortamının iyileştirilmesi ve ortak pazar hedefi mevcut ekonomik ilişkileri yeni bir düzeye taşıyacaktır.
Enerji koridorları, lojistik hatlar ve dijital altyapı çalışmalarının birbirini tamamlayan unsurlar haline gelmesi, Türk dünyasını küresel düzlemde yükselen bir ekonomik güç odağına dönüştürecektir.
Türk devletleriyle, dış ticaretimizi inşallah orta vadede 60 milyar dolara, uzun vadede 100 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Ulaştırma ve lojistik stratejileri de bu vizyonun önemli halkalarındandır.
Dil, tarih, edebiyat ve sanat alanlarındaki birçok katmanlı çalışmalar, kültürel bağların canlı tutulmasına katkı sağlayacaktır.
Gençlik programları, değişim mekanizmaları ve ortak akademik ağların kurulması gelecek kuşakların birbirini daha iyi tanımasını ve ilişkilerin sürekliliğini güvence altına alacaktır.
Belgenin güvenlik perspektifi ise bölgesel barışın pekiştirilmesine yönelik detaylı bir yaklaşım sunuyor.
Terörle mücadele başta olmak üzere çeşitli tehditlere karşı ortak hareket etme iradesi, Türk devletleri arasındaki dayanışmayı somutlaştırıyor.
Türk dünyası olarak güçlenen birlikteliğimizi tüm insanlığın barış, huzur ve dayanışmasının da güçlenmesi olarak görüyoruz.
Çevre, iklim, sürdürülebilirlik başlıkları çağın gereklilikleri doğrultusunda ayrıntılı biçimde belgede ele alındı. Yeşil dönüşüm hedeflerinin koordineli şekilde yürütülmesi, ekolojik hassasiyetin politikalarımızda güçlü bir yer edinmesini sağlayacaktır.
Vizyon belgesinin, en dikkat çekici yanı dil ve kültürel ortaklığa dayalı genişleyen bir coğrafi ufka sahip olmasıdır.
Soydaş ve akraba topluluklarımızla birlikte Türk dünyasının etki alanını genişleten bir bakış açısı ortaya koyuyoruz.
Bu stratejik bakış, gönül coğrafyamızda insan ve kalkınma odaklı kültürel derinliğe dayalı bir diplomasi anlayışını esas almaktadır.
Kamu-özel sektör iş birliği modelleri, dijital finans çözümleri ve uluslararası yatırımcıların bölgeye çekilmesi gibi kritik hususların üzerinde durduk.
Türkiye’nin sanayi, teknoloji, tarım, enerji ve lojistik alanlarında sahip olduğu birikim bu noktada önemli imkanlar sunmaktadır.
Vizyon belgemizin, ayırt edici yönlerinden biri iş birliğimizi derinleştirmeye dönük pek çok somut öneri ortaya koymasıdır.
Bu kapsamlı vizyon belgesini hayata geçirebilmek gayesiyle bir düşünce ve araştırma merkezini kurmayı planlıyoruz. Merkezimizin Türk dünyasına şimdiden hayırlı olmasını diliyorum.
Türk dünyası olarak bizi birbirimize bağlayan sadece tarih kitaplarında okuduğumuz satırlar değildir, bizleri bir arada tutan aynı semaya bakan gözlerin, aynı rüzgarı hisseden gönüllerin kardeşliğidir.
Rabbim yolumuzu, bahtımızı açık etsin. Bu düşüncelerle vizyon belgemizin hazırlanmasında emeği geçen herkesi yürekten tebrik ediyorum. Programa teşrifleriniz için her birinizi ayrı ayrı kutluyorum. Sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyor, Allah’a emanet ediyorum.”
Hibya Haber Ajansı
© Copyright 2025 hayvancilikuzerine.com.tr Tüm Hakları Saklıdır.
Web sitemiz Hibya Haber Ajansı Abonesidir.